NEFESSİZ YAŞAMAK!

Sevgili Kızım!

Nefes almadan yaşamayı öğrendim ben.

Kırlangıçlar gibi

Yere düştüğünde bir daha uçamamanın çaresizliğine düşmemek için

Sürekli kanat çırpmak gerektiğini öğrendim

Bir tutam ay ışığına umutlanıp

Ateş böceklerinin gölgesinde yürümeyi öğrendim ben.

 

Karanlıkta yaşamak zordur

Lakin!

Şafakta doğacak güneşin umuduna sarıldım her daim

Fersiz ve çaresiz düştüğüm zamanlarda

Kıvrılıp kendi yanıma düşüverdiğimde

Yaralandığım yerden ayağa kalkmasını öğrendim ben.

 

Şubat soğuklarında ateşlendim bazen

Ve bazen Temmuz sıcaklarında zemheriyi yaşadım

15 Temmuzlarda kanım dondu benim

28 Şubatın umut çocuklarının

Gezi meydanlarında hayal kırıklıklarına dönüşünü gördüm ben

Artık şaşırmıyorum hiçbir şeye

Hiçbir şeye ‘yaaaaa!’ diyemiyorum artık

Özgürlüğün adının

Batı yanaşmalarının ağzında pelesenk olmasına da şaşırmıyorum

Şaşırmıyorum artık insanın akletmemesine de

 

Yaş elli

Hayatımın sıfır noktasına geri döndüm

Devasa bir boşluğu taşıyorum yüreğimin sol yanında

Minik ellerin sıcaklığı yok artık avuçlarımda

Hatıralarıma kan damlıyor Gezi meydanlarında

Susuyorum dünüme

Yarına konuşacak dilim sessiz

Ve sessizliği çoğaltıyorum yürek derinliklerimde

 

Evlat!

Ben!

Sadece nefessiz yaşamayı değil

Yaşamamayı da öğrendim

0
Shares